BÖLÜM 9

1. Daha sonra Ezra tapınağın avlu­sundan ayrılıp Elyaşiv oğlu Yehohanan'ın odasına gitti.
2. Geceyi orada geçirdi, ne ekmek yedi ne de su içti. Çünkü halkın günahından ötürü yas tutuyordu.
3. Sürgünden dönen herke­sin Yeruşalim'de toplanması için baş­tan başa tüm Yahuda ve Yeruşalim'de bir çağrı yapıldı.
4. Önderlerin ve ileri gelenlerin kararı uyarınca, iki veya üç gün içerisinde orada toplanmaya gel­meyenin hayvanlarına kurban edil­mek üzere el konulacağı, kendilerinin de sürgünden dönenler topluluğundan atılacağı ilan edildi.
5. Üç gün içinde Yahuda'yla Benyamin oymaklarının erkekleri Yeruşa­lim'de toplandılar. Dokuzuncu ayın yirminci günüydü.
6. Bütün topluluk ya­ğan yağmur ve kötü hava yüzünden titreşerek tapınağın önündeki açık mey­danda oturdular.
7. Sonra Ezra ayağa kalktı, onlara şöyle dedi: "Sizler yasa­ya aykırı olarak yabancı kadınlarla ev­lendiniz. Böylece İsrail'in günahını art­tırmış oldunuz.
8. Şu halde şimdi günah­larınızı itiraf edin ve atalarımızın Tan­rısı Rab'bi övün.
9. O'nun dileğini yeri­ne getirin, kendinizi çevre halklardan ve yabancı karılardan ayırın."
10. Son­ra bütün topluluk yüksek sesle bağıra­rak şöyle karşılık verdi: "Dediğin gibi yapacağız.
11. Yalnız kalabalık çok, üste­lik hava da yağmurlu. Dışarıda dura­cak gücümüz kalmadı. Bu, bizim bir iki günde yapabileceğimiz bir iş değil­dir. Çünkü, bu konuda çok fazla günah işledik.
12. Bu yüzden topluluk adına ön­derlerimiz bu konuyla ilgilensin. Sonra kentlerimizde yabancı kadınla evli olan herkes saptanan bir zamanda
13. kentin ileri gelenleri ve yargıçlarıyla bir araya gelsin. Yeter ki, Rab'bin öfkesinden kurtulalım."
14. Asahel oğlu Yonatan ve Tikva oğlu Yahzeya bu anlamda konu­nun sorumluluğunu üzerlerine aldılar. Meşullam ile Levili Şabbetay da on­lara yargıçlar olarak destek verdiler.
15. Sürgünden dönenler bütünüyle buna uygun olarak hareket ettiler.
16. Kâhin Ezra kendisi için adlarını belirterek her boydan boy başlarını seç­ti. Onuncu ayın yeni ay günü konuyu incelemek için toplantılarına başladı­lar.
17. Yabancı kadınlarla evli erkekle­rin davaları birinci ayın yeni ay gü­nünde tamamlandı.
18. Kâhinlerin soyundan gelip ya­bancı kadınlarla evlenenler şunlardır:
19. Yosadak oğlu Yeşu'nun oğulların­dan ve kardeşlerinin soyundan Maaseya, Eliezer, Yariv, Yodan.
20. Bunlar, kesinlikle karılarından ayrılıp günah­larının kefareti olarak koçlar adaya­caklarına ilişkin ant içtiler.
21. İmmeroğulları'ndan: Hanani, Zevadya, Maaseya, Şemaya, Yehiel, Azarya.
22. Paşhuroğulları'ndan: Elyoenay, Maaseya, İsmail, Netanel, Gedalya, Elasa.
23. Levililer'den: Yozavat, Şimi, Kelaya -Kelita- Petahya, Yahuda, Yonah.
24. Tapınak ezgicilerinden: Elya­şiv, Zakkur.
25. Kapı nöbetçilerinden: Şallum, Telem, Uri.
26. Öbür İsrailliler'den: Paroşoğulları'ndan: Ramya, Yizziya, Malkiya, Miyamin, Elazar, Asibias, Benaya.
27. Elamoğulları'ndan: Mattanya, Zekeriya, Yehiel, Avdi, Yeremot, Eliya.
28. Zattuoğulları'ndan: Elyoenay, Elyaşiv, Otonya, Yeremot, Zavat, Zerdaya.
29. Bevayoğulları'ndan: Yehohanan, Hananya, Zabbay, Ematis.
30. Banioğulları'ndan: Meşullam, Malluk, Adaya, Yaşuv, Şeal, Yeremot.
31. Addioğulları'ndan: Naatus, Moossias, Lakkunus, Naidus, Beskaspasmis, Sestel, Belnuus, Manasseas.
32. Annanoğulları'ndan: Elionas, Asayas, Melkiyas, Sabbayas, Siman Kosamayus.
33. Haşumoğulları'ndan: Mattenay, Mattatta, Zavat, Elifelet, Manaşşe, Şimi.
34. Banioğulları'ndan: Yeremya, Maaday, Amram, Uel, Mamday, Bedeya, Vanya, Karabasyon, Elyaşiv, Maknadebay, Elyasis, Binnuy, Elyalis, Şimi, Şelemya, Natan. Ezoraoğulları'ndan: Şaşay, Azarel, Azael, Şemaya, Amarya, Yusuf.
35. Nevooğulları'ndan: Mattitya, Zavat, İddo, Yoel, Benaya.
36. Bunların hepsi yabancı kadınlarla evlen­mişti. Onları boşayıp çocuklarıyla bir­likte onlardan ayrıldılar.
37. Kâhinler, Levililer ve İsrail hal­kı Yeruşalim'le çevresine yerleştiler. Yedinci ayın yeni ay günü, İsrail hal­kı kendi yerlerindeyken,
38. tüm toplu­luk uyum içinde, hep birlikte tapına­ğın doğu kapısının önündeki açık mey­danda bir araya gelip toplandılar.
39. Başkâhin ve yasa bilgini Ezra'dan, İsra­il'in Tanrısı Rab'bin Musa'ya verdiği Yasa Kitabı'nı getirmesini istediler.
40. Böylece Başkâhin Ezra, yedinci ayın yeni ay günü, erkekler, kadınlar ve bütün kâhinler dahil tüm topluluk duy­sun diye Yasa Kitabı'nı getirdi.
41. Ta­pınağın kapısının önündeki açık alan­da, sabahın erken saatlerinden gece yarısına kadar, kadınlı erkekli dikkat­lerini tamamen yasaya vermiş topluluğun huzurunda yüksek sesle okudu.
42. Başkâhin ve yasa bilgini Ezra, daha önceden hazırlanmış, tahtadan bir kür­sü üzerinde duruyordu.
43. 0nun ya­nında, sağ tarafında Mattitya, Şema, Anaya, Azarya, Uriya, Hezekya ve Baalsamus,
44. sol tarafında Pedaya, Mişael, Malkiya, Lotasubus, Nabariya ve Zekeriya duruyordu.
45. Sonra da, herkesin huzurunda onurlu bir mevkiye sahip olduğundan, topluluğun gözü önünde Yasa Kitabı'nı tuttu.
46. Yasayı açtığında herkes ayağa kalktı. Ezra Yü­ce Olan Rab Tanrı'ya, Her Şeye Ege­men Tanrı'ya, Her Şeye Gücü Yeten'e övgüler sundu.
47. Bütün topluluk "Amin" diyerek yanıtladı. Ellerini yu­karı kaldırıp yere kapandılar, Rab'be tapındılar.
48. Levililer'den Yeşu, Anniut, Şerevya, Yamin, Akkuv, Şabbetay, Hodiya, Maaseya, Kelita, Azarya, Yozavat, Hanan, Pelaya okunanları açıkla­yarak Rab'bin yasasını öğrettiler.
49. Daha sonra bölge valisi, Başkâhin ve yasa bilgini Ezra'ya, halka ya­sayı öğreten Levililer'e şöyle dedi:
50. "Bugün Rab için kutsal bir gün­dür." Halk yasayı dinlerken ağlıyor­du.
51. "Bu nedenle yollarınıza gidin, yağlıyı yiyip tatlıyı için. Hiç bir şeyi olmayanlara pay gönderin.
52. Çünkü bugün Rab için kutsal bir gündür. Üzül­meyin. Çünkü Rab sizleri yüceltecek, sevindirecek ve güçlendirecek."
53. Levililer de tüm halka şöyle buyurdular: "Bugün kutsal bir gündür, üzülme­yin."
54. Daha sonra hepsi yiyip içtiler, sevindiler. Hiç bir şeyi olmayanlara pay verdikten sonra büyük bir şenlik yapmak için kendi yollarına gittiler.
55. Çünkü kendilerine okunanları anla­mışlardı. Ve onlar bir araya geldiler...

BÖLÜM 8

1. Bu olaylardan sonra, Pers Kralı Ar­tahşasta'nın krallığı döneminde, Başkâhin Harun oğlu Elazar oğlu Pinehas oğlu Avişua oğlu Bukki oğlu Uzzi oğlu Amarya oğlu Ahituv oğlu
2. Sadok oğlu Şallum oğlu Hilkiya oğ­lu Azarya oğlu Seraya oğlu Ezra adında biri Babil'den geldi.
3. Ezra İs­rail'in Tanrısı tarafından Musa'ya ve­rilen yasayı iyi bilen bir bilgindi.
4. Kral onu onurlandırdı, her isteğini yerine getirdi.
5. Onunla birlikte İsrail halkı, kâhinlerden bazıları, Levililer, tapınak ezgicileri, kapı nöbetçileri, tapınak gö­revlileri birinci ayın yeni doğan ay günü Babil'den ayrıldılar. Rab'bin on­lara verdiği başarılı yolculuk sayesin­de, Yeruşalim'e beşinci ayın yeni do­ğan ay günü ulaştılar. Bu, Artahşas­ta'nın krallığının
6. yedinci yılının be­şinci ayına denk geliyordu.
7. Ezra bü­yük bir bilgiye sahip olduğundan, Rab'bin yasasını ve buyruklarını hiç sav­saklamadan İsrail halkına öğretti.
8. Aşağıdaki yazı,  Kral Artahşasta'nın Rab'bin yasasını okuyan Kâhin Ezra'ya verdiği mektubun örneğidir:
9. "Kral Artahşasta'dan Rab'bin ya­sasını okuyan Kâhin Ezra'ya selam­lar!
10. Yüce kararım uyarınca, Yahudi halkından, kâhinlerden, Levililer'den ve benim yönetimim altındakilerden gönüllü olarak Yeruşalim'e gitmek isteyenlerin seninle gidebilmeleri için buyruk veriyorum,
11. Böylece, benim ve yedi danışmanımın kararlaştırdığı gibi,
12. Rab'bin yasası uyarınca Yahuda'yla Yeruşalim'deki olayları araş­tırmak üzere ayrılmayı düşünen her­kes seninle gelebilir.
13. Ben ve arkadaş­larım ant içeriz ki, onlar İsrail'in Rab'bi için Yeruşalim'e armağanlar götü­rebilir. Yeruşalim'deki Rab'bin Tapı­nağı için Babil'den bulacakları tüm altın ve gümüşleri,
14. halk tarafından verilen altın ve gümüşleri yanlarında götürebilirler.
15. Ayrıca Yeruşalim'deki Rab'bin sunağı üzerinde kurban su­nulması için verilen boğaları, koçları, koyunları ve onlara ek olarak sağla­nan her şeyi toplayıp beraberlerinde Yeruşalim'e taşıyabilirler.
16. Sen ve kardeşlerinden her kim, altın ve gü­müşlerle ne yapacağınız konusunda endişelenirseniz, Tanrınız'ın arzusuna uygun olan ne ise onu uygulayın.
17. Ye­ruşalim'deki Tanrınız'ın Tapınağı'nda kullanılmak üzere verilen Rab'bin kut­sal kaplarını alıp götürün.
18. Tanrı'nın Tapınağı için başka her neye gereksi­nim duyarsan, kralın hazinesinden sağ­layabilirsin.
19. "Ben, Kral Artahşasta, Suriye ve Fenike'nin hazine görevlilerine buy­ruk veriyorum: Göklerin yüce Tanrısı'nın yasasını okuyan Kâhin Ezra'nın, her ne amaçla olursa olsun gönderdiği kişiye
20. yüz talant gümüş, yüz kor buğday, yüz bat şarap ve bolca tuz vermeye özen gösterecekler.
21. Tanrı­nın yasasında açıklanan her şey titiz­likle Göklerin yüce Tanrısı için yerine getirilsin. Böylelikle Tanrı'nın öfkesi kralın ve onun oğullarının krallığı üze­rinde olmasın.
22. Siz şunu da bilin: Hiç­bir kâhine, Levili'ye, tapınak ezgicisine, kapı nöbetçisine, tapınak görevli­sine ve bu tapınakta çalışan hiç kim­seye ne bir haraç ne de başka bir ver­gi koyulmayacaktır. Hiç kimse zorla onlara vergi yükleyebilme yetkisine sahip olmayacaktır.
23. "Sen Ezra, Tanrı'nın bilgeliği uyarınca, bütün Suriye ve Fenike'de, Tanrı'nın yasasını bilen herkesi yargı­layacak yargıçlar atayıp mahkemeler kuracaksın. Yasayı bilmeyenlere de sen öğreteceksin.
24. Tanrı'nın ve krallığın yasalarına itaat etmeyen herkes kesin­likle ya ölüm, ya para, ya hapis, ya da başka bir cezayla cezalandırılacaktır."
25. Övgü yalnızca, Yeruşalim'deki tapınağı yüceltmek için kralın yüreği­ne bunları koyan,
26. beni kralın, da­nışmanlarının ve tüm arkadaşlarıyla soylularının önünde onurlandıran Rab'bin'dir.
27. Tanrım olan Rabbim'in yar­dımıyla cesaret buldum, İsrail'e be­nimle birlikte gidecek adamları top­ladım.
28. Kral Artahşasta'nın krallığı al­tındaki Babil'den benimle birlikte ge­len boy başlarının ve onlarla birlikte kayıtlı olanların listesi:
29. Pinehasoğulları'ndan Gerşom, İtamaroğullarından Gamael, Davutoğulları'ndan Şekanya oğlu Hattuş,
30. Paroşoğullarından Zekeriya ve onunla birlikte top­lam 150 kişi.
31. Pahat-Moavoğullarından Zerahya oğlu Elyehoenay ve onunla birlikte 200 kişi.
32. Zattuoğulları'ndan Yahaziel oğlu Şekanya ve onunla birlikte 300 kişi. Adinoğulları'ndan Yonatan oğlu Ebet ve onunla birlikte 250 kişi.
33. Elamoğulları'ndan Atalya oğlu Yeşaya ve onunla birlikte 70 kişi.
34. Şefatyaoğulları'ndan Mikael oğlu Zevadya ve onunla birlikte 70 kişi.
35. Yoavoğulları'ndan Yehiel oğlu Ovadya ve onunla birlikte 212 kişi.
36. Banioğulları'ndan Yosifya oğlu Şelomit ve onunla birlikte 160 kişi.
37. Bevayoğulları'ndan Bevay oğlu Zekeri­ya ve onunla birlikte 28 kişi.
38. Azgatoğulları'ndan Hakkatan oğlu Yohanan ve onunla birlikte 110 kişi.
39. Adonikamoğulları'ndan adları Elifelet, Yeiel, Şemaya olan sonuncular ve onlarla birlikte 70 kişi.
40. Bigvayoğulları'ndan İstalkurus oğlu Utay ve onunla bir­likte 70 kişi.
41. Onları Teras Irmağı'nın kenarı­na topladım. Üç gün orada konakla­dık. Onları yokladım.
42. Aralarında kâhinlerden ve Levi oğullarından kim­se olmadığını gördüm.
43. Anlayışlı önderlerden Eliezer, İduel, Maasmas,
44. Elnatan, Şemaya, Yariv, Natan, Elnatan, Zekeriya ve Meşullam'ı çağırt­tım.
45. Onlara hazinenin bulunduğu yer­deki yönetici önder İddo'ya gitmeleri­ni söyledim.
46. İddo'ya, kardeşlerine ve oradaki hazine görevlilerine, bize Rabbimiz'in Tapınağı'nda kâhin ola­rak görev yapacak kişiler gönderme­lerini söylemelerini buyurdum.
47. Rab­bimiz'in güçlü eli sayesinde onlar bi­ze İsrail oğlu Levi oğlu Mahlioğulları'ndan Şerevya'yla oğulları ve akra­balarını, toplam on sekiz kişi,
48. Hananyaoğulları'ndan Haşavya, Annunus ve erkek kardeşi Yeşaya'yla oğul­larını, toplam yirmi kişi,
49. ayrıca Da­vut'la görevlilerinin Levililer'in hiz­metine atadığı tapınak görevlilerinden iki yüz yirmi kişi gönderdiler. Hepsi­nin isim listesi tutanağa geçirilmişti.
50. Orada, Rabbimiz'in önünde genç erkekler için, O'ndan kendimiz, ço­cuklarımız ve bizimle olan hayvanla­rımız için başarılı ve güvenli bir yol­culuk dilemek üzere oruç ilan ettim,
51. Çünkü, düşmanlarımızdan bizi ko­rumaları için kraldan piyade ve atlı muhafız istemeye utanıyordum.
52. Krala, "Rab'bin gücü O'nu arayanlarla beraber olacak, her şekilde onları des­tekleyecektir" demiştik.
53. Tekrar Rab'bimiz'e bu konuda dua ettik, O da ya­karışımızı yanıtladı.
54. Daha sonra Şerevya'yı, Haşavya'yı ve on kardeşini kâhinlerin önde­ri olmak üzere seçtim.
55. Kralın, da­nışmanlarının, soyluların ve bütün İs­railliler'in Tanrımız'ın Tapınağı'na ba­ğışladığı altını, gümüşü, kapları tartıp onlara verdim.
56. Tartıp verdiklerim şunlardır: 650 talant gümüş, 100 ta­lant gümüş kap, 100 talant altın,
57. 20 altın kase, altın gibi parlayan zarif bronzdan yapılmış on iki bronz kap.
58. Onlara, "Siz Rab için kutsalsınız, bu kaplar da kutsal" dedim, "Gümüş­le altınlar Rab'be, atalarımızın Rabbine adak olarak sunuluyor.
59. Siz bun­ları Yeruşalim'deki Tanrı'nın Tapınağı'nın odalarında, kâhinlerin önderle­riyle Levililer'e, İsrail'in boy başları­na teslim edinceye dek dikkat edip ko­ruyun."
60. Böylece gümüşü, altını ve bir zamanlar Yeruşalim'de bulunan kapları alan kâhinlerle Levililer, onla­rı Rab'bin Tapınağı'na taşıdılar.
61. Teras Irmağı'ndan birinci ayın on ikinci günü ayrıldık. Rab'bin bi­zim üzerimizde olan güçlü eli saye­sinde Yeruşalim'e gitmek üzere yola koyulduk. O, yolumuzun üzerindeki düşmanlardan bizi kurtardı. Böylelik­le Yeruşalim'e vardık.
62. Orada üç gün geçirdikten sonra gümüşü, altını tartıp Rab'bin Tapınağı'ndaki Uriya oğlu Kâ­hin Meremot'a verdik.
63. Pinehas oğlu Elazar, Levili Yeşu oğlu Yozavat ve Binnuy oğlu Moet de onunla birlik­teydi.
64. Her şey sayılıp tartıldı, he­men orada kayda geçirildi.
65. Sürgün­den dönenler, İsrail'in Tanrısı Rab'be, tüm İsrail için on iki boğa, doksan altı koç,
66. yetmiş iki koyun ve bir şükür sunusu olarak on iki teke kurban etti­ler. Hepsi Rab'be sunulan kurbanlar­dı.
67. Ayrıca kralın buyruklarını kralın görevlilerine, Kili-Suriye ve Fenike'nin bölge valilerine ilettiler. Çünkü bun­ların tümü Yahudiler'e ve Rab'bin Tapınağı'na saygınlık gösterdiler.
68. Bu olaylardan sonra, önderler yanıma gelip şöyle dediler:
69. "İsrail halkı, kâhinlerle Levililer dahil, çev­redeki halkların -Kenanlılar'ın, Hitit­ler'in, Perizliler'in, Yevuslular'ın, Moavlılar'ın, Mısırlılar'ın, Edomlular'ın- iğrenç alışkanlıklarından ken­dilerini ayrı tutmadı.
70. Kendilerine ve oğullarına bu halklardan kız aldılar. Böylelikle kutsal soy çevredeki halk­larla karıştı. Önderlerle soylular bu hainliğin içindedirler."
71. Bunu duyunca giysimi ve cüp­pemi yırttım, saçımı sakalımı yoldum, derin bir endişe ve ızdırapla yere çök­tüm.
72. Ben bu hainlik nedeniyle ağla­yıp kederlenirken, sürekli İsrail'in Rab'bi'nin sözüyle hareket edenler çevre­me toplandı. Bense akşam sunusu su­nulana dek dehşet içinde kaldım.
73. Da­ha sonra orucumu açıp parçalanmış giysilerim ve cüppemle yere diz çök­tüm. Ellerimi Rab'be uzatıp
74. şöyle ya­kardım: "Ey Rabbim, yüzümü sana çevir­meye utanıyorum, sıkılıyorum.
75. Çün­kü, günahlarımız başımızdan aşkın.
76. Babalarımızın zamanından bu yana hatalarımız göklere ulaştı.
77. Bizim, ba­balarımızın günahlarından ötürü, kar­deşlerimiz, krallarımız ve kâhinleri­miz yeryüzünün yabancı krallarına tes­lim edildiler. Utanç içinde kılıçtan ge­çirildik, sürgüne gönderildik, yağma­landık.
78. Şimdiyse ey Rabbim, senin kutsal konutunda bize bir kök ve isim bırakılsın diye,
79. Tanrımız Rab'bin Tapınağı'nda bizlere ışık verilsin, kö­lelik zamanımızda bize yiyecek veril­sin diye senden bize destek geldi.
80. Sürgünlük döneminde bile Rabbimiz bizi gözden çıkarmadı. Tersine, Pers krallarının bize iyi davranmaları­nı sağladı. Böylelikle onlar bize yiye­cek sağladılar,
81. Rab'bin Tapınağı'nı yüceltip bize Yahuda ve Yeruşalim'de korunma duvarı verdiler. Sion'u peri­şanlıktan kurtarıp yenileme fırsatı bulduk.
82. "Şimdi, ey Rabbim, bundan başka ne diyebiliriz? Çünkü, senin kulların peygamberlerin aracılığıyla bize verdi­ğin buyruklara uymadık. Sen şöyle demiştin:
83. 'Mülk edinmek için girdiği­niz ülke, orada yaşayan halkların iğ­rençlikleriyle kirlenmiştir. İğrençlikleri yüzünden ülke murdarlıklarla dolu.
84. Bu yüzden kızlarınızı onların oğullarına ver­meyin. Onların kızlarını da oğullarınıza almayın.
85. Hiçbir zaman onların esenliğini aramayın. Öyle ki, güçlü olabilesiniz, ülkenin iyi ürünlerini yiyebilesiniz ve onu sonsuza kadar çocuklarınıza bir miras olarak bırakabilesiniz.'
86. Bütün bu başımıza gelenlere yaptığımız kö­tülükler ve büyük suçumuz neden ol­du. Sen, ey Rabbimiz, günahlarımızın yükünü kaldırıp
87. bize bunun gibi bir kök verdiğin halde, senin yasana sırt çevirip ülkenin murdar halklarıyla ka­rıştık.
88. Sen tek kişi sağ bırakmadan yok edinceye dek bize öfkelenmeyecek misin?
89. Ey İsrail'in Rabbi, sen doğ­rusun! Çünkü, bugün biz sürgünden kurtulan bir azınlık olarak bırakıldık.
90. Bak, gör, işte bu şeylerden dolayı senin huzurunda durmaya hakkımız olmadığı halde, şimdi günahlarımı­zın içinde önünde duruyoruz."
91. Ezra tapınağın önünde yere ka­panıp ağlayarak dua etti, günahlarını açıkladı. Topluluktan büyük bir ağla­yış sesi geliyordu. Yeruşalim'den er­kek, kadın ve gençlerden oluşan çok büyük bir kalabalık onun etrafında top­landı.
92. Sonra İsrail erkeklerinden Yehiel oğlu Şekanya Ezra'ya şöyle dedi: "Biz Rab'be karşı günah işledik, çev­redeki halklardan yabancı karılar al­dık. Buna karşın İsrail için hâlâ umut var.
93. Haydi hepimiz bunun için ya­bancı karılarımızı çocuklarıyla bera­ber uzaklaştıracağımıza ant içelim.
94. Eğer Rab'bin yasasına itaat eden sa­na ve herkese iyi görünürse...
95. Aya­ğa kalk, harekete geç. Çünkü bu senin görevin. Bizler sert kararlar alman için senin yanındayız."
96. Sonra Ezra aya­ğa kalktı, Levili kâhinlere ve öbür İsrailliler'e bunu yapacaklarına ilişkin ant içirdi. Onlar da ant içtiler.

BÖLÜM 7

1. Bundan sonra Kili-Suriye ve Fe­nike bölge valisi Tattenay, Şetar-Bozenay ve çalışma arkadaşları Kral Darius'un buyruklarını özenle yerine getirip bu kutsal işe
2. gözlemcilik yap­tılar. İleri gelen Yahudiler'i ve tapına­ğın baş memurlarını destekleyip yar­dım ettiler.
3. Peygamber Hagay'la Zekeriya'nın yaptıkları peygamberlik sa­yesinde kutsal iş ilerledi.
4. İsrail'in Tan­rısı Rab'bin buyruğuyla işi bitirdiler. Böylece Pers kralları Koreş, Darius ve Artahşasta'nın izinleriyle
5. tapınak Kral Darius'un krallığının altıncı yılı, Adar ayının yirmi üçüncü günü tamam­landı.
6. İsrail halkı -kâhinler, Levililer, sürgünden dönenlerin tümü- Mu­sa'nın kitabında yazılanlar uyarınca uygun olanı yaptılar.
7. Rab'bin Tapınağı'nın adanması için yüz boğa, iki yüz koç, dört yüz koyun,
8. İsrail oy­maklarının sayısına göre bütün İsrail­liler için de günah sunusu olarak on iki teke sundular.
9. Kâhinler, Levililer, soylarına göre, Musa'nın kitabın­daki kural uyarınca, İsrail'in Tanrısı Rab'be hizmet etmek için kâhinlik giysileri içinde sıraya girip dizildiler. Her bir kapıda da nöbetçiler yer aldı.
10. Kâhinlerle Levililer birlikte arın­dıktan sonra, sürgünden dönen İsrail halkı ilk ayın on dördüncü günü Fısıh'ı kutladı.
11. Sürgünden dönenlerin hepsi arınmamıştı, sadece Levililer'in hepsi tamamen arınıp temizlenmişlerdi.
12. Onlar, Fısıh kurbanını sürgün­den dönen bütün kardeşleri, kâhinler ve kendileri için kestiler.
13. Sürgün­den dönen İsrail halkı kurban etinden yedi. Ülkenin arınmamış murdar ulus­larından kendilerini ayıranların hepsi Rab'bi andılar.
14. Yedi gün Rab'bin önünde neşeyle Mayasız Ekmek Bayramı'nı kutladılar. Çünkü Tanrı, Asur Kralı'nın onlarla ilgili düşüncelerini değiştirmiş, İsrail'in Tanrısı Rab'be hizmet etmeleri için ellerini güçlen­dirmişti.

BÖLÜM 6

1. Darius'un krallığının ikinci yılın­da, Peygamber Hagay'la İddo oğ­lu Peygamber Zekeriya, Yahuda ve Yeruşalim'deki Yahudiler'e İsrail'in Tanrısı Rab'bin adıyla peygamberlik­te bulundular.
2. Daha sonra Şealtiel oğlu Zerubbabil'le Yosadak oğlu Ye­şu onlarla birlikte olan Rab'bin pey­gamberlerinin yardımıyla Yeruşalimdeki Tanrı'nın Tapınağı'nı yeniden onarmaya başladılar.
3. Ne var ki, Suriye ve Fenike böl­ge valisi Tattenay, Şetar-Bozenay ve çalışma arkadaşları onlara gelip,
4. "Bu tapınağı yeniden kurmak ve çatıyı ta­mamlamak için size kim yetki verdi?" diye sordular, "Yapıyı onaranlar kim­ler?"
5. Rab'bin yardımı sürgünden dö­nenlerin üzerinde olduğundan, Yahudiler'in ileri gelenlerine iyi davranıldı.
6. Darius'a bir haber gönderip rapor yazılana dek onların onarıma devam etmeleri engellenmedi.
7. Suriye ve Fenike bölge valisi Tat­tenay, Şetar-Bozenay ve onların çalış­ma arkadaşlarının Kral Darius'a gön­derdikleri mektubun bir örneği aşağı­dadır:
8. "Kral Darius'a selamlar. Efendi­miz kral bilmelidir ki, Yahuda'yla Yeruşalim Kenti'ne gittik. Sürgünden dö­nen ileri gelen Yahudiler'i Yeruşalim Kenti'nde Rab için kesilmiş değerli taş­larla içlerine kirişler yerleştirilmiş duvarlarıyla
9. büyük yeni bir tapınak ku­rarken gördük.
10. Halk canla başla ça­lışıyor, yapım işleri ilerliyor.
11. "Hal­kın ileri gelenlerine, 'Bu tapınağı ye­niden kurmak ve yapımını tamamla­mak için size kim yetki verdi' diye sorduk.
12. Sizi önderlerinin kim olduğu konusunda bilgilendirebilmek için onlardan önderlerinin isim listesini is­tedik.
13. Onlar bize şöyle yanıt verdi­ler: 'Bizler yerin ve göğün Tanrısı'nın kullarıyız.
14. Uzun yıllar önce İsrail'in ulu ve güçlü bir kralının kurup yapı­mını tamamladığı tapınağı yeniden kuruyoruz.
15. Ama babalarımız Gök­lerin Tanrısı'na karşı günah işleyip O'nu öfkelendirdiler. Tanrı onları Babil Kralı Kildani Nebukadnessar'ın eli­ne teslim etti.
16. Tapınağı yakıp yıktı­lar, halkımızı da uzaklara, Babil'e tut­sak olarak götürdüler.
17. Ne var ki, Kral Koreş, krallığının birinci yılında tapı­nağın yeniden kurulmasına izin verdi.
18. Ayrıca Nebukadnessar'ın Tanrı'nın Yeruşalim'deki Tapınağı'ndan çıkarıp Babil'deki tapınağa götürdüğü altın ve gümüş kapları da oradan çıkararak bölge valisi Zerubbabil'le Şeşbassar'a teslim etti.
19. Buyruk uyarınca bütün bu kapların geri alınıp Yeruşalim'deki tapınağa getirilmesi, tapınağın yeni­den yerinde kurulması gerekiyordu.
20. Böylece Şeşbassar gelip Tanrı'nın Yeruşalim'deki Tapınağı'nın temelini attı. O günden bu yana yapım işleri sürmekte, ama daha bitmedi.
21. Bun­dan dolayı, eğer kral uygun görüyor­sa, Babil Kralı olan efendimizin kra­liyet arşivinde bir araştırma yapılsın.
22. Rab'bin Yeruşalim'deki Tapınağı'nın yeniden kurulması için Kral Koreş'in buyruk verip vermediği saptansın. Efendimiz kral uygun görürse, bu konuya ilişkin kararını bize bildirsin.' "
23. O zaman Kral Darius, Babil'deki kraliyet arşivinde bir araştırma yapıl­masını buyurdu. Medya ülkesindeki Ahmeta Kalesi'nde bir parşömen tomarı bulundu. Tomarda şunlar yazı­lıydı:
24. "Krallığının birinci yılında Kral Koreş kurban kesmek üzere tapı­nağın yeniden kurulması için buyruk verdi.
25. Üç sıra kesilmiş taş, bir sıra doğal keresteden kirişlerle olacak şe­kilde, yüksekliği 60, genişliği 60 ar­şın olsun. Giderler Kral Koreş'in ha­zinesinden karşılansın.
26. Nebukadnes­sar'ın Yeruşalim'deki Tanrı'nın Tapı­nağı'ndan çıkarıp Babil'e getirdiği al­tın ve gümüş kaplar da geri verilsin. Yeruşalim'deki tapınakta özel yerleri­ne götürülsün."
27. Böylece Darius, Suriye ve Feni­ke bölge valisi Tattenay'la Şetar-Bo­zenay'a ve onların çalışma arkadaşla­rına o yerden uzak durmalarını, Rab'bin kulu Yahuda valisi Zerubbabil'le ileri gelen Yahudiler'e, Rab'bin Tapı­nağı'nı eski yerinde kurmaları için izin vermelerini buyurdu.
28. Ayrıca şunları ekledi: "Tapınağın yeniden kurulması için Yahuda'ya sürgünden dönen ileri gelenlere onarım bitinceye dek destek verilmesini,
29. Kili-Suriye ve Fenikeden alınan vergilerin bir kısmının adil­ce bu insanlara verilmesini, Rab'be kur­banlar kesmeleri için boğalar, koçlar, koyunlar,
30. aynı şekilde, Yeruşalimdeki kâhinlerin günlük kullanımları için buğday, tuz, şarap ve yağın dü­zenli olarak her yıl, savsaklamadan Vali Zerubbabil'e verilmesini buyuruyorum.
31. Öyle ki, benim çocukları­mın iyiliği için Göklerin yüce Tanrısı'nı hoşnut eden sunular sunsunlar.
32. "Her kim burada yazılı olanlara aykırı hareket edip geçersiz kılarsa, evinden bir kiriş alınıp onun üzerine asılacak, onun mal varlığı da, ceza olarak krala verilecektir.
33. "Bundan böyle, ismi orada anılan Rab, Tanrı'nın Yeruşalim'deki Tapınağı'nın yapımını engellemek ya da yıkmak için ellerini uzatacak her kralı ve halkı yok etsin.
34. "Ben, Kral Darius, bunların burada yazıldığı gibi özen­le yerine getirilmesini buyuruyorum."

BÖLÜM 5

1. Bundan sonra, karıları, oğulları, kızları, köleleri, hizmetçileri ve sığırlarıyla birlikte dönmeleri için oy­maklarına uygun aile başlan seçildi.
2. Darius, davul ve flütlerin müziği eş­liğinde, güven içinde Yeruşalim'e ka­dar onlara eşlik etsin diye bin kişilik bir süvari gönderdi.
3. Bütün halk se­vinç içinde eğleniyordu.
4. Sürgünden dönen oymak, boy, aile başlarının adları şöyleydi:
5. Kâ­hinler, Harun oğlu Pinehas'ın oğullan Seraya oğlu Sadok oğlu Yeşu, Yahuda oymağının Pares soyunun Davut ailesinden Şealtiel oğlu Zerubbabil oğlu Yoakim.
6. Bu Darius'un krallığı­nın ikinci yılının ilk ayı olan Nisan ayında, onun önünde bilgece sözler söyleyen Zerrubabil'di.
7. Bunlar, Babil Kralı Nebukadnessar'ın Babil'e tutsak olarak sürgün et­tikten sonra geçici olarak kaldıkları yerden çıkıp
8. Yeruşalim ve Yahudanın geri kalan yerlerine, kendi köyle­rine dönen Yahuda halkıdır. Bu halk Zerubbabil'le Yeşu, Nehemya, Sera­ya, Resaya, Bigvay, Mordekay, Bilşan, Mispar, Reelaya, Rehum ve Baana önderliğinde Yeruşalim'e döndüler.
9. Önderleriyle sürgünden dönenle­rin sayıları şöyleydi: Paroşoğulları: 2172  Şefatyaoğulları: 472
10. Arahoğulları: 756
11. Yeşu ve Yoav soyundan Pahat-Moavoğulları: 2812
12. Elamoğulları: 1254  Zattuoğulları: 945  Korbeoğulları: 705  Banioğulları: 648
13. Bevayoğulları: 623  Azgatoğulları: 1322
14. Adonikamoğulları: 667  Bigvayoğulları: 2066  Adinoğulları: 454
15. Hizkiya soyundan Ateroğulları: 92  Kilan ve Azetasoğulları: 67  Azaruoğulları: 432
16. Anniasoğulları: 101  Aromoğulları, Besayoğulları: 323  Yoraoğulları: 112
17. Bayterusoğulları: 3005  Beytlehemliler: 123
18. Netofalılar:55  Anatotlular: 158  Azmavetliler: 42
19. Kiryat-Yearimliler: 25  Kefiralılar ve Beerotlular: 743
20. Kadiyasanlılar ve Ammidiyanlılar: 422  Ramalılar ve Gevalılar: 621
21. Mikmaslılar: 122  Beytelliler: 52  Magbişliler: 156
22. Öbür Elam ve Ono kentlerinden olanlar: 725  Erihalılar: 345
23. Senaalılar: 3330.
24. Kâhinler: Yeşu ve Anasiv soyundan Yedayaoğulları: 972  İmmeroğulları: 1052
25. Paşhuroğulları: 1247 Harimoğulları: 1017.
26. Levililer: Yeşu, Kadmiel, Bannas ve Sudiasoğulları: 74.
27. Tapınak ezgicileri: Asafoğulları: 128.
28. Kapı nöbetçileri: Şallumoğulları, Ateroğulları, Talmonoğulları, Akkuvoğulları, Hatitaoğulları, Şovayoğulları: 139.
29. Tapınak görevlileri: Sihaoğulları, Hasufaoğulları, Tabbaotoğulları, Kerosoğulları, Siahaoğulları, Padonoğulları, Levanaoğulları, Hagavaoğulları,
30. Akkuvoğulları, Utayoğulları, Ketavoğulları, Hagavoğulları, Şalmayoğulları, Hananoğulları, Katuaoğulları, Gaharoğulları,
31. Reayaoğulları, Resinoğulları, Nekodaoğulları, Kasevaoğulları, Gazzamoğulları, Uzzaoğulları, Paseahoğulları, Hasrahoğulları, Besayoğulları, Asnaoğulları, Meunimoğulları, Nefusimoğulları, Bakbukoğulları, Hakufaoğulları, Asuroğulları, Parakimoğulları, Baslutoğulları,
32. Mehidaoğulları, Kutaoğulları, Kareaoğulları, Barkosoğulları, Siseraoğulları, Temahoğulları, Nesiahoğulları, Hatifaoğulları.
33. Süleyman'ın kullarının soyu: Hassoferetoğulları, Perudaoğulları, Yalaoğulları, Lozonoğulları, Giddeloğulları, Şefatyaoğulları,
34. Hattiloğulları, Pokeret-Hassevayimoğulları, Şarotioğulları, Masiahoğulları, Gasoğulları, Addusoğulları, Subasoğulları, Aferaoğulları, Barodisoğulları, Şafatoğulları, Amioğulları.
35. Tüm tapınak görevlilerinin ve Sü­leyman'ın kullarının soyundan olan­lar: 372.
36. Keruv, Addan ve İmmer önder­liğinde Tel-Melah ve Tel-Harşa'dan gelen,
37. ancak hangi aileden oldukla­rını ve soylarının İsrail'den geldiğini kanıtlayamayanlar şunlardır: Toviyaoğulları, Delayaoğulları, Nekodaoğulları: 652.
38. Kâhin kabul edilen, ama her­hangi bir kaydı bulunamayanlar: Hovayaoğulları, Hakkosoğulları, kendi adıyla anılan Barzillay'ın kızlarından Agiya'yla evli Yaddusoğulları.
39. An­cak yazılı bir kayıt bulunmayınca kâ­hinlik görevi ellerinden alındı.
40. Vali Nehemya onlara, Urim ve Tummim kullanan bir kâhin çıkıncaya dek en kutsal yiyeceklerden yememelerini bu­yurdu.
41. Hizmetçilerin dışında, on iki ve daha büyük yaştaki İsrailliler'in top­lam sayısı 42360'tı.
42. Ayrıca kadınlı erkekli 7337 hizmetçi, 245 ezgici,
43. 435 deve, 7036 at, 245 katır, 5525 eşek vardı.
44. Bazı aile başları Yeruşalim'deki Tanrı'nın Tapınağı'na varınca, tapı­nağın bulunduğu yerde yeniden ku­rulması için ant içtiler.
45. Her biri gücü oranında hazineye 1000 altın mina, 5000 gümüş mina, 100 kâhin giysisi bağışladılar.
46. Kâhinler, Levililer ve halktan bazıları Yeruşalim'e ve çevresine yer­leşti. Tapınak ezgicileriyle kapı nö­betçileri ve öbür İsrail halkı da kendi kentlerine yerleşti.
47. İsrailliler kendi kentlerine yer­leştikten sonra yedinci ayda, tek vü­cut halinde, tapınağın doğuya bakan ilk kapısının önündeki meydanda top­landılar.
48. Sonra Yosadak oğlu Yeşu'yla kâhin kardeşleri ve Şealtiel oğ­lu Zerubbabil'le kardeşleri yerlerini alıp İsrail'in Tanrısı'nın sunağını Tanrı adamı Musa'nın yasası uyarınca
49. üze­rinde yakmalık sunular sunmak üzere hazırladılar.
50. Ülkedeki öteki uluslar­dan bir kısmı onlara düşman ve on­lardan daha güçlü olmalarına rağmen, sunağın kurulmasında onlara katıldı­lar. Sabah akşam, uygun zamanlarda Rab'be kurbanlarla yakmalık sunular sundular.
51. Kural uyarınca Çardak Bayramı'nı kutladılar.
52. Her gün su­nulması gereken günlük kurbanların yanısıra, belirli bayramlarda, Şabat günlerinde, Yeni Ay törenlerinde su­nulacak yakmalık sunularını sundular.
53. Tanrı'nın Tapınağı henüz inşa edil­memiş olmasına rağmen, yedinci ayın yeni ay gününden itibaren kendisine herhangi bir adak adamış olanlar, Tanrı'ya kurbanlar sunmaya başladı­lar.
54. Pers Kralı Koreş'in yazısında yer alan buyruğa uygun olarak duvar­cılara, marangozlara para, yiyecek, içe­cek verdiler.
55. Sedir tomruklarını Lüb­nan'dan denize indirerek Yafa'ya ge­tirmeleri için Saydalılar'la Surlular'a da arabalar sağladılar.
56. Şealtiel oğlu Zerubbabil, Yosa­dak oğlu Yeşu, Levililer, kâhinler ve sürgünden gelen herkes birlikte bir başlangıç yapıp
57. Yeruşalim'deki Tan­rı'nın Tapınağı'na gelişlerinin ikinci yılının ikinci ayında, yeni ay gününde tapınağın temelini attılar.
58. Yirmi ve daha yukarı yaştaki Levililer'i Rab'bin işinde çalışmak üzere görevlendirdi­ler. Levililer'den Yeşu, oğulları ve kardeşleri, Kadmiel, Yeşu Emadabunoğulları, İliadun oğlu Yodaoğulları, onların oğulları ve kardeşleri Tanrı'nın Tapınağı'nın yapımında çalışanları de­netleme işini hep birlikte yüklendiler. Böylece yapıcılar tapınağı inşa et­tiler.
59. Kâhinler giysileri içinde, Le­vililer müzik aletleri ve borularla, Asafoğulları da zillerle İsrail Kralı Davut'un buyrukları uyarınca
60. Rabbe hamdedip O'nu yüceltmek için sı­raya girdiler.
61. O'nun sevgisi ve yü celiği sonsuza dek bütün İsrail'in üze­rinde olduğu için ezgiler okuyup Rabbe şükranlarını sundular.
62. Bütün halk Tanrı'nın Tapınağı'nın temeli atıldığı için borular çalıp yüksek sesle bağır­dı, Rab'bi övdü.
63. Tapınağın önceki halini bilen birçok yaşlı kâhin, Levili ve boy başları tapınağın temelinin atıldığını görünce hıçkıra hıçkıra ağ­ladılar.
64. Ağlama sesleri borularla ne­şeli çığlıkları bastırmıştı.
65. Kalabalık o kadar yüksek sesle boru çalıyordu ki, gürültü çok uzak­lardan bile duyuluyordu.
66. Yahuda'yla Benyamin oymaklarının düşmanları gürültüyü duyunca, bu boru seslerinin ne anlama geldiğini öğrenmek istedi­ler.
67. Sürgünden dönüp İsrail'in Tanrısı'nın Tapınağı'nı inşa edenlerin se­si olduğunu öğrendiler.
68. Böylece Zerubbabil, Yeşu ve boy başlarına yaklaşıp,
69. "Biz de sizinle inşa ede­lim. Çünkü, biz de Rab'be, tıpkı sizin gibi Tanrınız'a tapıyoruz. Bizi buraya getiren Asur Kralı Esarhaddon'un dö­neminden bu yana O'na kuban ke­siyoruz" dediler.
70. Ne var ki, Zerub­babil, Yeşu ve İsrail'deki boy başları onlara, "Sizin Tanrımız Rab'bin Tapı­nağı'nın inşasında bizimle yapacak bir şeyiniz yok" dediler,
71. "Çünkü, Pers Kralı Koreş'in buyruğu uyarınca İsrail'in Rab'bi için onu biz tek başımıza yapacağız."
72. Ancak çevre halkı Yahudiler'e sıkı bir baskı uy­guladı, desteklerini kesti ve onların inşaata devam etmelerini engelledi.
73. Entrikalar çevirerek, ayaklanmalar çıkararak, kargaşa yaratarak Kral Ko­reş'in dönemi süresince inşaatın ta­mamlanmasını engellediler. Dariusun krallığına kadar iki yıl inşaat dur­duruldu.

BÖLÜM 4

1. Daha sonra kralın en güçlü oldu­ğunu düşünen adam konuşmaya başladı:
2. "Efendiler, bütün kara ve denizleri, onların içindeki her şeyi yö­neten kişiler en güçlüler değiller mi­dir?
3. Ama kral onlardan daha güç­lüdür. O onların efendisi ve kralıdır. O ne derse ona uyarlar.
4. Eğer onların savaşmasını isterse, yaparlar. Onları düşmana karşı yollarsa, giderler. Dağ­ları, surları, kaleleri fethederler.
5. On­lar ölür, öldürürler, ama kralın buy­ruklarına karşı gelemezler. Zafer ka­zansalar bile, elde ettikleri bütün ga­nimeti krala getirirler.
6. Aynı şekilde, orduda hizmet vermeyen ya da savaş­mayan, ama toprağı süren herkes, ne zaman tohum ekip ekin toplarsa, bir kısmını krala getirir. Herkes krala ver­gi vermek zorundadır.
7. Sonuç olarak, o tek adamdır! Birinin öldürülmesini buyurursa, öldürülür. Birinin serbest bırakılmasını buyurursa, bırakılır.
8. Sal­dırmalarını buyurursa, saldırılır, "Ya­kıp yok edin" derse, hemen uygulanır. Bina etmelerini buyurursa, yapılır,
9. ke­sip biçmelerini buyurursa, kesilir, dik­melerini buyurursa, dikilir.
10. Onun hal­kı, ordusu ona itaat ederler. Dahası, o uzanıp yaslanır, yer-içer, uyur
11. ama, onun etrafında nöbet tutulur, hiç kimse onun kişisel işlerine karışamaz, ne de ona itaatsizlik edebilir.
12. Efendi­ler, kendisine bu denli itaat edildiği için, neden kral en güçlü olmasın?" Böylece ikinci adam da konuşmasını bitirdi.
13. Daha sonra kadınlar ve gerçekle ilgili düşüncelerini söyleyen üçüncü adam Zerubbabil konuşmaya başladı:
14. "Efendiler, kral uludur, erkekler çok­tur, şarap da güçlüdür. Ama hepsini yöneten kimdir? Kadınlar değil mi?
15. Kadınlar, kralları, denizlerle kıtaları yöneten tüm insanları doğurdu.
16. On­lar kadından geldiler. Kadınlar, şara­bın kaynağı üzüm bağlarını kuran pek çok erkeği büyüttü.
17. Erkeğin giysile­rini kadınlar yapar, onlar erkeğe şan getirir. Erkekler, kadınlar olmaksızın var olamazlar.
18. Eğer erkekler altın, gümüş ya da başka herhangi güzel bir şey toplayıp sonra hoş görünüşlü gü­zel bir kadın görürlerse, bütün ellerin­dekini hayranlıkla, şaşkınlıkla kadına bakma uğruna kaybetmeye razı olur­lar.
19. Bütünüyle onu, altına, gümüşe ve diğer benzer güzel şeylere tercih ederler.
20. Bir erkek, onu yetiştiren ken­di öz babasını, kendi ülkesini bırakıp karısına bağlanır.
21. Babası, annesi ya da ülkesine ilişkin en ufak bir düşün­cesi olmadan, karısıyla günlerini geçi­rir.
22. Bu nedenle mutlaka bilmelisiniz ki, kadınlar sizleri yönetmektedir! "Çalışıp didiniyor, zahmet çeki­yor, sonra da her şeyi getirip kadın­lara vermiyor musunuz?
23. Bir erkek, kılıcını alır, soyup talan eder, deniz­lere, ırmaklara yelken açıp uzaklara gider.
24. Aslanlarla karşılaşır, karan­lıklarda yürür, çalıp yağmaladığında, onları geri, sevdiği kadına getirir.
25. Bir erkek, karısını anne ve babasından daha fazla sever.
26. Pek çok erkek ka­dınlar yüzünden aklını kaybedip köle oldu.
27. Bazıları mahvoldu veya sürç­tü ya da günah işledi.
28. Şimdi bana inanmıyor musunuz?
"Gücüyle ulu olan kral değil mi­dir? Uluslar ona dokunmaktan kork­mazlar mı?
29. Ancak, ben onu şanlı Baartakus'un kız kardeşi olan kral cariyesi Apeme'yle gördüm. O kralın sağ tarafında oturur,
30. kralın başın­dan tacını alıp kendi başına koyar, sol eliyle de krala şamar atardı.
31. Kral da buna ağzı açık şaşkın şaşkın bakardı. Cariye krala gülümserse, o da gülerdi. Ona öfkelenirse, kendisiyle barışması için cariyenin gönlünü alırdı.
32. Efen­diler, bu tür şeyler yaptıkları için ka­dınlar güçlü değil midirler?"
33. Kralla soylular sadece birbirlerine baktılar.
Sonra Zerubbabil gerçek hakkında konuşmaya başladı:
34. "Efendiler, ka­dınlar güçlü değil midir? Yeryüzü çok engin, gökyüzü çok yüksek! Güneş bir günde gökyüzünde dönüp yerine geri gelmekte ne kadar hızlı.
35. O ki, bu şeyleri dolduran, yüce değil midir? Ama gerçek bütün bunlardan yüce, daha güçlüdür.
36. Bütün yeryüzü ger­çek üzerine kurulu ve cennet onu kutsar. Tanrı'nın tüm işleri titretip ürper­tir. O'nda hiçbir kötülük yoktur. Şa­rap kötüdür, kral günahkârdır, kadın­lar kötüdür, insanın tüm soyu günah­kârdır. Buna benzer şeyler ve onların bütün işleri adaletsizdir.
37. Onlarda hiç bir doğruluk yok, günahlarının içinde mahvolacaklar.
38. Ama gerçek ebedi­dir, daima güçlüdür. Sonsuza kadar kalıcı ve egemen olacaktır.
39. Onda kesinlikle kayırıcılık ve ayrıcalık yok­tur. O sadece kötülük ve günahın ye­rine doğru olanı yapar. Tüm insanlar onun işlerini onaylar.
40. Onun yargıla­rında doğru olmayan hiçbir şey yok­tur. Kuvvet ve krallık makamı, güç ve görkem ona özgüdür. Tanrı gerçeği kutsasın!"
41. Konuşmasını bitirir bitir­mez bütün insanlar bağırıp, "Büyük olan gerçektir, o her şeyin en güçlüsüdür!" dediler.
42. Bunun üzerine kral ona, "Ne di­lersen dile" dedi, "Yazılandan daha fazlasını iste, sana vereceğiz. Çünkü, senin en bilge kişi olduğuna karar ve­rildi. Sen yanımda oturacak, benim erkek akrabam çağrılacaksın."
43. O da kralı şöyle yanıtladı: "Kral olduğun gün Yeruşalim'i yeniden kurma kara­rını
44. ve Koreş Babil'i yıkmaya baş­ladığı zaman Yeruşalim'den alıp gö­türdüğü tüm kapları oraya geri gön­dermek üzere içtiğin andı anımsa.
45. Aynı zamanda sen, Kildanlılar Yahuda'yı yerle bir ettiklerinde Edomlular'ca yakılan tapınağı da yeniden kurmak üzere ant içmiştin.
46. Şimdi, ey kral hazretleri, benim dileğim, siz­den isteğim şudur. Bu sizin ününüze de yaraşır. Bu yüzden kendi dudakla­rınızla Göklerin Kralı'na içtiğiniz an­dı yerine getirebilmeniz için dua edi­yorum."
47. Kral Darius ayağa kalkıp Zerub­babil'i öptü. Tüm haznedarlarına, böl­ge valilerine, generallerine ve valileri­ne mektuplar yazdı. Onların ona ve onunla birlikte gidip Yeruşalim'i ye­niden kuracak olanların hepsine mu­hafızlar vermelerini istedi.
48. Kili-Suriye ve Fenike'deki bölge valilerine, Lübnan'dakilere kentin binası için Lübnan'dan Yeruşalim'e sedir ağacı getirip kendisine kentin inşasında yar­dımcı olmaları için mektuplar yazdı.
49. Ayrıca Yeruşalim'e dönmek iste­yen Yahudiler'in yararına da bir mek­tup yazdı. Hiç bir memur, vali, bölge valisi veya haznedar onları rahatsız etmeyecekti.
50. Yerleşecekleri ülkede vergiden muaf olacaklardı. Edomlular önceden ele geçirdikleri köyleri Yahudiler'e teslim edecekti.
51. Tapınağın onarımı tamamlanıncaya kadar her yıl 20 talant gümüş toplanacaktı.
52. Ek ola­rak, buyruklar uyarınca hergün sunul­ması gereken 17 yakmalık sunu için yılda 10 talant gümüş toplanacaktı.
53. Babil'den çocukları ve kâhinleriyle birlikte kentin onarımı için gelen her­kesin özgürlüğü garanti altına alına­caktı.
54. Kâhinler desteklenecek, hiz­met sırasında giydikleri giysiler hazır­lanacaktı.
55. Kral, tapınağın onarılıp Yeruşalim'in inşa edilmiş olacağı gü­ne kadar Levililer'e destek sağlanaca­ğını yazdı.
56. Kenti koruyacak olan her­kese arazi ve maaş sağlanacaktı.
57. Kral, Koreş'in ayırıp Babil'e götürdüğü tüm kapları Yeruşalim'e geri göndermesi için de buyruk verdi.
58. Genç adam Zerubbabil dışarı çık­tığında yüzünü Yeruşalim'e çevirip gökyüzüne kaldırdı. Göklerin Kralı'na şükretti:
59. "Başarı senden, bilgelik sen­den; yücelik ve görkem senindir. Ben senin kulunum.
60. Bana bilgeliği ve­ren sensin, övülmeye layıksın. Sana şükranlarımı sunuyorum, ey ataları­mızın Rabbi!"
61. Böylece Zerubbabil kralın yaz­dırdığı mektupları alıp Babil'e gitti. Olanları bütün kardeşlerine anlattı.
62. Onlar da bu olanakları sağlayan ata­larının Tanrısı'na şükredip O'nu övdüler. Halk gidip Yeruşalim'i ve Tan­rı'nın adıyla anılan tapınağı yeniden kurmaya hazırlandı. Yedi gün boyun­ca şenlik içinde ziyafet verdiler.

BÖLÜM 3

1. Kral Darius, yönetimi altındaki herkese, evinde doğmuş olanlara, Medler'le Persler'in ileri gelenlerine,
2. valilere, generallere ve ayrıca Hin­distan'dan Habeşistan'a kadar yöneti­mi altındaki yüz yirmi yedi ilin bölge valilerine büyük bir şölen verdi.
3. On­lar yiyip içtiler, doydukları zaman ay­rıldılar. Kral Darius yatak odasına git­ti. Uykuya dalar dalmaz birden uyandı.
4. Daha sonra kralı koruyan üç genç muhafızdan biri diğerlerine şöyle söy­ledi:
5. "Haydi, her birimiz dünyada en güçlü olan şeyi belirleyelim. Kral Darius kendisine en akıllıca görünen yanıtı verene pahalı armağanlar ve za­ferin en büyük onurunu verecektir.
6. O erguvani kaftanlar giyecek, altın ku­palardan içecek, altın yatakta yatacak, altın gemli bir arabaya ve ketenden dokunmuş sarığa sahip olacak, boynunda bir gerdanlığı olacaktır.
7. Bil­gisinden dolayı Darius'un yanında otu­racak, Darius'un erkek akrabası çağrı­lacak."
8. Sonra her biri düşüncesini yazıp mühürledi. Onları Kral Darius'un yas­tığının altına koydular.
9. "Kral uyan­dığında yazılanlar ona verilecek" de­diler, "Kralla üç Pers soylusu verilen seçeneklerin en akıllıcasını seçecek. Kazanan ödüllendirilecek."
10. Birinci­si, "Şarap en güçlüdür" demişti.
11. İkin­cisi, "Kral en güçlüdür" demişti.
12. Üçüncüsü, "Kadınlar en güçlü olan­lardır, ama gerçek her şeye galiptir" demişti.
13. Kral uyandığında onlar yazdık­larını alıp ona verdiler, o da okudu.
14. Sonra Medler'le Persler'in ileri ge­lenlerine, valilere, generallere, bölge valilerine, yüksek rütbeli memurlara resmi bir davet çağrısı yaptı.
15. Divan meclisindeki yerini aldı. Yazı onların huzurunda okundu.
16. Kral, "Çağırın genç adamları, düşüncelerini açıkla­yıp sunsunlar" dedi. Böylece onlar da resmi çağrı üzerine geldiler.
17. Orada­kiler gençlere, "Yazdıklarınızı bize açıklayın" dediler.
18. Böylece şarabın en güçlü oldu­ğunu düşünen adam söze başladı ve şöyle dedi: "Efendiler, şarap nasıl en güçlüdür? Tüm içenlerin akıllarını ayartır, baştan çıkarır.
19. O kralın, ye­timin, köleyle özgürün, fakirle zengi­nin aklını eşit kılar.
20. O, her düşünce­yi sevinçle neşeye dönüştürür, bütün keder ve suçu unutturur.
21. Bütün yü­rekleri zengin hissettirir, kralların, valilerin gücünü unutturur, herkesi mil­yonlarca para üzerine konuşturur.
22. İn­sanlar içince, arkadaşlarıyla, kardeşle­riyle dostluklarını unutur, çok geçme­den kılıçlarını çekerler.
23. Ayıldıklarında da ne yaptıklarını anımsamaz­lar.
24. Efendiler, insanları bu tür şey­ler yapmaya zorladığı için, şarap en güçlü olan değil midir?" Bunu söyle­dikten sonra konuşmasını bitirdi.

BÖLÜM 2

1. Pers Kralı Koreş'in krallığının bi­rinci yılında RAB, Yeremya ara­cılığıyla bildirdiği sözünü yerine ge­tirmek amacıyla, Pers Kralı Koreş'i harekete geçirdi.
2. Koreş yönetimi al­tındaki bütün halklara şu yazılı bildi­riyi duyurdu:
3. "Pers Kralı Koreş şöyle diyor: 'Göklerin Tanrısı yüce Rab yeryüzü­nün bütün krallıklarını bana verdi.
4. Beni Yahuda'daki Yeruşalim Kenti'nde kendisi için bir tapınak yapmakla gö­revlendirdi.
5. Aranızda O'nun halkın­dan kim varsa Tanrısı onunla olsun. Yahuda'daki Yeruşalim Kenti'ne gi­dip İsrail'in Tanrısı RAB'bin Yeruşa­lim'deki Tapınağı'nı yeniden yapsın­lar.
6. Krallığımda yaşayan yerliler, sür­gün oldukları yerlerde sağ kalmış olan­lara altın,
7. gümüş, mal ve hayvanlar sağlamakla birlikte Yeruşalim'deki Tanrı'nın Tapınağı'na gönülden sunu­lar sunsunlar.' "
8. Sonra Yahuda ve Benyamin oy­maklarının boy başları, kâhinler*, Levililer ve ruhları Tanrı tarafından ha­rekete geçirilen herkes, RAB'bin Ye­ruşalim'deki Tapınağı'nı yeniden yap­mak için gidiş hazırlıklarına girişti.
9. Komşuları gönülden verdikleri ar­mağanların yanısıra, altın, gümüş kap­lar, mal, hayvan ve değerli armağan­larla onları desteklediler.
10. Pers Kralı Koreş de Nebukadnessar'ın Yeruşalim'deki RAB'bin Ta­pınağından alıp kendi ilahının tapı­nağına koymuş olduğu kapları çıkar­dı.
11. Bunları hazine görevlisi Mitredat'a getirterek sayımını yaptırdı ve
12. Yahuda önderi Şeşbassar'a verdi.
13. Bunların sayısı şöyleydi: Bin altın kupa, bin gümüş kupa, yirmi dokuz gümüş buhurdanlık, otuz altın kase, iki bin dört yüz on gümüş kase ve bin adet başka kaplar.
14. Bütün kaplar, al­tın ve gümüş beş bin dört yüz altmış dokuz kap teslim edildi.
15. Sürgündekiler Babil'den Yeruşalim'e döner­ken Şeşbassar bunların hepsini birlik­te getirdi.
16. Ne var ki, Pers Kralı Artahşasta'nın krallığı döneminde, ona hita­ben, Mitredat, Taveel, Rehum, Beltetmus, Yazman Şimşay'la Samiriye ve öbür yerlerde yaşayan bütün çalışma arkadaşları, Yahuda'yla Yeruşalim'de yaşayanları suçlayan şu mektubu yazdılar:
17. "Efendimiz Kral Artahşasta'ya, kullarınız Vali Rehum, Yazman Şimşay ve Kili-Suriye'yle Fenike'deki meclislerin öbür yargıçlarından:
18. Efen­dimiz kralımızca bilinmelidir ki, siz­den bize gelip Yeruşalim'e yerleşen, asi ve kötü kenti bina eden Yahudiler şimdi, kentin pazar yerlerini, surlarını onarıyor ve tapınağın temellerini atı­yorlar.
19. Eğer bu kent yeniden kuru­lur ve surları tamamlanırsa, onlar yal­nızca vergi vermeyi reddetmekle kal­mayacak, krallara da karşı koyacak­lardır.
20. Tapınağın onarımı henüz de­vam ettiğinden, biz böyle bir konunun ihmal edilmeyip
21. efendimiz krala bildirilmesi gerektiğini, bu nedenle de, eğer sizce de uygun görülürse, atalarınızın arşivindeki belgeler üze­rinde bir inceleme yapılması gerekti­ğini düşünüyoruz.
22. Siz bu tarihi ka­yıtlarda onlar hakkında yazılanları gö­recek ve bu kentin asi olduğunu, her iki kralla öbür kentlere de sorun ya­rattığını,
23. Yahudiler'in asi olup, eski zamanlarından beri kenti kuşatma al­tında tuttuklarını öğreneceksiniz. Bu kentin yerle bir edilip viran halde bı­rakılmasının nedeni budur.
24. Bundan dolayı, ey efendimiz kral, sizi haber­dar etmek istiyoruz ki, eğer bu kent yeniden kurulur ve surları onarılırsa, siz bundan sonra hiçbir zaman Kili-Suriye ve Fenike'ye geçiş yoluna sa­hip olamayacaksınız."
25. Daha sonra kral, Vali Rehum, Beltetmus, Yazman Şimşay ve onlarla olan Samiriye, Suriye ve Fenike'de yaşayan öbür çalışma arkadaşlarına şöyle yanıt verdi:
26. "Bana gönderdiğiniz mektubu okudum. Bunun üzerine araştırma yapılmasını buyurdum. Bu kentin eski­den beri krallara karşı geldiği,
27. ora­daki halkın isyana ve savaşa yatkın olduğu, Yeruşalim'de krallık eden güç­lü ve acımasız kralların zorla vergi aldığı saptandı.
28. Bu nedenle ben de şimdi, bu halkın kenti yeniden kurma­larını yasaklayan, bundan böyle başka hiçbir şeyin yapılmayacağı konusun­da dikkat edilmesine ilişkin buyruğu­mu veriyorum.
29. Artık, kralları rahat­sız eden böyle bir davranışın devamı söz konusu olmayacaktır."
30. Kral Artahşasta'dan gelen mek­tup okunur okunmaz Rehum, Yazman Şimşay'la öbür çalışma arkadaşları he­men süvariler ve kalabalık bir halk topluluğuyla savaş düzeninde Yeruşalim'e gidip onaranları engellemeye baş­ladılar. Yeruşalim'deki tapınağın ona­rımı Pers Kralı Darius'un krallığının ikinci yılına kadar durduruldu.